Elimde değil kardeşimi kıskanıyorum yazımızda “kardeşini kıskanıyor, kardeşi olacak nasıl söyleyeceğiz, kardeşler arası dengeyi nasıl kuracağız” gibi soruların cevabını bulabilirsiniz.
Kıskançlık her insanın yaradılışında var olan bir heyecan duygusudur. Kıskançlık kızgınlık duygusunun sonucunda oluşan bir çeşit içerleme tutum ve davranışıdır. Kıskançlık beklenilen ilgi, sevgi ve şefkatin karşılanamamasına verilen doğal bir tepkidir. Çocuklar ailelerinden ilgi ve şefkat beklerler ve bunu paylaşmak istemezler. Bu yüzden de kendilerini diğer çocuklarla karşılaştırırlar. Küçük çocuklarda 2-5 yaş arasında yeni bir kardeşin gelmesiyle kaynaklanan doğal bir kıskançlık durumu vardır. Bu kıskançlık durumunu aşırı hale getirenler genellikle anne baba tutumları veya çocuğun dışarıdan gördükleri, izledikleri yada duyduklarıdır. Kıskançlığın en önemli nedenleri;
- Doğru olarak bildiğimiz ailelerin çocuklarına eşit davranmaları aslında kıskançlığı daha çok tetikler. Önemli olan çocuklara eşit değil, adaletli davranmaktır.
- Ailesinin kendisine adil davranmadığını düşünen çocuk ailesine güvenmemeye başlar. Böylelikle kıskançlığın temeli güvensizlik olmuş olur.
- Büyük kardeşe sahip olduğu statü, sevgi ve ilginin kaybolmadığı gösterilmezse, çocuk kendisinin daha az sevildiğini hissederek panikler ve kaygılanır. Bu da çocuğun kardeşine karşı hırçın, şiddetli davranmasına yol açar.
- Çocuklar arası yaş farkı da kıskançlık yaşanmasında etkilidir. 3 yaşında bir çocuğun kardeşi olduğunda, 3 yaşındaki çocuk ben-merkezci olduğu için yeni doğan kardeşiyle ilgiyi paylaşmak istemeyecektir.
- Kardeşlerden birinin baskın bir şekilde aileden birine benzetiliyor ve sürekli dile getiriliyor olması, diğer kardeşin kendini dışlanmış hissetmesine yol açarak kıskançlığa neden olabilir.
Kıskanan çocuklar genellikle;
- Çocuksu davranışlar gösterirler.
- Geceleri uykusuzluk, korkma, üşüme veya acıkma gibi şikayetlerle ailelerinin yanına gelirler.
- Yeni doğana karşı açıkça düşmanlık gösterebilirler.
- Çeşitli nedenlerle kızma, ağlama, kırıp dökme davranışları gösterebilirler.
- Sürekli huzursuz olabilirler.
- Çocuğun yaşına uygun olmayan davranışlar görülebilir. 5 yaşındaki bir çocuğun yatağını ıslatması, tek başına yemek yiyememesi, her şeye ağlaması gibi davranışlarla ailesinin kaybolan ilgisini üstünde toplamaya çalışabilir.
kardeşimi kıskanıyorum: anne babalar kardeş kıskançlığı için neler yapabilir?
- Çocuğa aile içinde her zaman yeri olduğu, önem ve değer verildiği hissettirilmelidir.
- Sorumluluklar aşırı yüklenmeden, çocuk anneyle birlikte kardeşini korumalı ve bilgiler vermelidir.
- Çocukların esas beklediği eşit sevilmekten çok bağımsız ilgi ve özel olarak sevilmektir. Anne ve babanın çocukla geçireceği birkaç saat çocuğun sevgi bağını güçlendirir ve böylelikle kıskançlık önlenebilir.
- Anne baba hem yeni kardeşi hem de büyük çocuğu sevmeye, sevgisini göstermeye devam ederse çocuğun kıskançlık davranışları engellenmiş olur.
- Çocuk ailedeki bireylerin sevgisini kaybedeceğine yönelik kaygılanmamalıdır.
- Kardeş ile ilgili şakalar yapılmamalıdır. Her ne kadar şaka da olsa, çocuk bu şakaları anlayabilecek durumda olmayabilir.
- Çocuk için alınmış eşyaların kendisinin izni olmadan küçük kardeşe verilmemelidir. Artık olmayan bir kıyafeti bile olsa, çocuk bütün sevdiği eşyaların elinden alınıp kardeşine verileceğini zannedebilir. Çocuğun kardeşine verilmesini gereken eşyalar, çocukla konuşularak, uygun bir dille anlatılarak ve ikna edilerek küçük kardeşe verilmelidir.
- Çocuklar asla ne kardeşleriyle ne de akranlarıyla kıyaslanmamalıdır.
- Çocukların yaşları küçükken sahip oldukları şeyleri başkalarıyla paylaşmaları için alıştırılmalıdır.
- Kıskançlık duyduğu kişiler ve akranlarıyla yakın ve sağlam ilişkiler kurmaları için teşvik edilmelidirler.
- Kıskançlıklara, çocuklardan birinin sinmesi, ezilmesi ve kendini savunamaz hale geldiğinde müdahale edilmelidir. Bu müdahalede baskı ve zorlama olmamalıdır. Baskı ve zorlamada kardeşler arası kıskançlık, rekabet ve düşmanlık duyguları pekiştirilmiş olur. Bunun yerine yaptığı davranışın niçin kötü olduğu açıklanarak, bir daha yapmaması gerektiği konusunda net olunmalıdır. Ses tonu baskıcı değil fakat kararlı olmalıdır. Eğer fiziksel bir saldırı veya kavga durumu varsa, ikisinin ortasına oturulmalıdır. Aşağılayıcı olmayan bir söz dalaşı varsa bir süre izin verilerek, uygun bir arada “burada ne olduğunu öğrenmek istiyorum” diyerek konuşma başlatılabilir. Çocukların ikisi de aynı anda konuşmak isteyecektir. Öncelikle kendini ifade etmekte zorluk çeken çocuğun dinlenmesi tavsiye edilir. Bu sırada diğer çocuğa da kardeşinden sonra onun da dinleneceği bilgisi verilmelidir. Buradaki önemli nokta, çocukların birinin söylediği şey, diğerine sorularak sorguya dönüştürülmemelidir. Her iki çocuk da kendi penceresinden olayı anlatacaktır. Önemli olan birbirlerine, kendileri ve kardeşi için neyin önemli olduğunu anlatarak, her ikisinin de hatasını anlamasını sağlamaktır. Ebeveynler çözüm bulmaları konusunda da yol gösterici olmalıdırlar.
Belirli düzeyde kardeşler arasındaki anlaşmazlıklar, çocukların iletişim becerilerini ve problem çözme, çözüm bulma becerilerini geliştirir. Ebeveynler de bu konuda çocuklarına yol gösterici ve yardımcı olmalıdırlar. Çocuklarıyla kardeş ilişkileri dengeleme konusunda zorlanan aileler olursa İzmir Karşıyaka Psikolog merkezimizde Çocuk ve Oyun Terapisi ve Ebeveyn Danışmanlığı hizmetleri vermekteyiz. İletişim bölümündeki mesaj veya telefon yoluyla ulaşabilirsiniz.
Kaynakça:
Eylem Yüksel – Çocuk ve Anne Baba Yaşam Rehberi
Adem Güneş – Çocuk Neyi Neden Yapar?